Beyşehir Gölü'nde Su Seviyesi Düşmeye Devam Ediyor
Türkiye'nin en büyük tatlı su gölü olan Beyşehir Gölü, yaz döneminde su seviyesinde yaşanan düşüşler sonucu yeni adalar, adacıklar ve kara parçalarının ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Kış ve bahar aylarındaki yetersiz yağışlar, kuraklık, bilinçsiz tarımsal sulama ve buharlaşma kayıpları gibi faktörler, göldeki su seviyesinin giderek azalmasına yol açmaktadır. Bu durum, gölde faaliyet gösteren teknelerin seferlerini olumsuz etkilemekte ve göl ekosisteminde de ciddi değişikliklere sebep olmaktadır.
Göldeki Değişimler Prof. Dr. Hüseyin Muşmal Tarafından Değerlendirildi
Beyşehir Gölü ve Adaları kitabının yazarı olan Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Muşmal, göldeki su seviyesindeki dramatik düşüşe dikkat çekti. Gölün çevresinde yaşayan insanlar tarafından da gözlemlenen 100-150 metrelik çekilme, gölde büyük otlanmaya ve yeni adacıkların oluşumuna neden olmaktadır. Muşmal, geçmişten günümüze Beyşehir Gölü'nün su seviyeleri hakkında elde edilen verileri de paylaşarak, göldeki çekilmenin endişe verici boyutlara ulaştığını ifade etti.
Geleceğe Dair Endişeler Artıyor
Prof. Dr. Muşmal, tarihi kayıtlarda yer alan verilere göre Beyşehir Gölü'nün tarihsel en düşük seviyeye ulaştığını belirtti. Göldeki çekilmelerin artarak devam ettiğini vurgulayan Muşmal, göl ekosisteminde meydana gelen değişikliklerin balıkçılların ve su kuşlarının yaşam alanlarını etkilediğini aktardı. Göle besleyen kaynakların kuruması ve göl tabanının balçıkla dolması, göldeki su miktarının azalmasına ve teknelerin seferlerinde zorluk yaşanmasına neden olmaktadır.
Çözüm İçin Bilim İnsanları ve Devletin Ortak Çabası Gerekiyor
Göldeki çekilmelerin ekolojik dengeyi ciddi şekilde tehdit ettiğine işaret eden Muşmal, Beyşehir Gölü'nün geleceğinin tehlikede olduğunu belirtti. Bilim insanları ve ilgili kurumların harekete geçerek göldeki sorunları analiz etmeleri ve çözüm önerileri geliştirmeleri gerektiğini söyledi. Beyşehir Gölü'nün ekolojik dengesinin yeniden sağlanması için acil eylem planları oluşturulması ve uygulanması gerektiğini vurgulayan Muşmal, gölde yaşanan bu olumsuz durumun önüne geçmek adına kararlı adımlar atılması gerektiğini belirtti.