banner43

MHP Genel Başkan Yardımcısı Yalçın’dan Yaşar Okuyan’a tepki

MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, Yaşar Okuyan’ın MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye yönelik ifadelerine tepki göstererek, “Ülkücü iradenin üstünde MHP camiasını yönetecek kişiyi iş başına getirecek, liderliğe, ilteberliğe seçecek hiçbir beşeri kuvvet ve kudret yoktur. MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli, aldığı liderlik bayrağını şan ve şerefle, feraset ve liyakatle taşımaktadır” dedi.

MHP Genel Başkan Yardımcısı Yalçın’dan Yaşar Okuyan’a tepki

MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, Yaşar Okuyan’ın MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye yönelik ifadelerine tepki göstererek, “Ülkücü iradenin üstünde MHP camiasını yönetecek kişiyi iş başına getirecek, liderliğe, ilteberliğe seçecek hiçbir beşeri kuvvet ve kudret yoktur. MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli, aldığı liderlik bayrağını şan ve şerefle, feraset ve liyakatle taşımaktadır” dedi.

MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, Yaşar Okuyan’ın MHP Lideri Devlet Bahçeli’ye yönelik ifadelerine yaptığı yazılı açıklamayla tepki gösterdi. Yalçın, “CHP’nin son dönemdeki besleme, dönme ve devşirmelerinden Yaşar Okuyan, önüne konanların hakkını vermek için vaktiyle ekmeğini yediği kapı başta olmak üzere sık sık sağa sola saldırıp hırlamaktadır. Bu siyasi yanaşma, Marksistlerin oyuncağı olmuş bu nasipsiz dönek; kapılandığı CHP’yi destekleyen medya organlarına çıkarılmakta, ‘Seyirt Yaşar’ denilerek öteye beriye saldırtılmaktadır. Yaşar efendinin en çok diş gösterdiği kimseler, bir zamanlar aralarında bulunduğu Ülkücü Hareket ile onun lideridir. Bu şizofren vatandaşın sık sık tekrarladığı hususlardan biri, Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli’nin ‘özel görevli’ olduğu ve siyaset platformunda kendisine verilen bir vazifeyi ifa ettiği iddiasıdır. Genel başkanımız hakkında kamuoyunda şüphe uyandırmayı amaçlayan bu maksatlı iddia, aslında diyalektik açıdan çarpıcı bir gerçeği yansıtmaktadır. Evet MHP ve Ülkücü Harekette liderlik çok özel ve tarihi bir görevdir. MHP’nin ve Ülkücü Hareketin liderliği, öyle her babayiğidin deruhte edeceği, herkesin üstlenebileceği bir vazife asla değildir. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, kendisine Ülkücü irade tarafından tevdi edilmiş tarihi bir misyonu yerine getirmektedir” ifadelerini kullandı.

YALÇIN, AÇIKLAMASINI ŞÖYLE SÜRDÜRDÜ:

“Öyle her canı isteyen, kendinde her liderlik vehmeden; o zirveye tırmanamaz. Bu kutlu görev, Ülkücü irade tarafından sadece ehliyet, liyakat ve vukuf sahibi, seçkin bir kimseye verilir. Ülkücü iradenin üstünde MHP camiasını yönetecek kişiyi iş başına getirecek; liderliğe, ilteberliğe seçecek hiçbir beşeri kuvvet ve kudret yoktur. Ülkücü Hareketin lideri bin bir imtihandan, bin bir zahmet ve meşakkatten, bin bir mücadeleden sıyrılıp sivrilip gelmiş mümeyyiz bir kişidir. Ülkücü camianın lideri, ateşten gömlek giymiştir. Ülkücü camianın lideri bütün zorluklara ve engellemelere, tefrika ve fitne çabalarına, bütün alçak saldırılara sabırla, metanetle, ferasetle karşı koymayı bilen kimsedir. Ülkücü camianın lideri, davaya ihanete ve emanete hıyanete, sokak süprüntülerine mahsus döneklik, kaypaklık ve şerefsizliklere karşı en sağlam, en metin ve en müemmen kişidir. MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli, aldığı liderlik bayrağını şan ve şerefle, feraset ve liyakatle taşımaktadır. Yeminini bozanların, gevşeklik yüzünden abdest ve söz tutamayanların, vaktiyle ekmek yedikleri kapıya hırlayanların mülevves eli, çirkin nefesi lidere zarar veremez. Alçakça saldırıların hiçbiri lidere erişemeyeceği gibi, karşısında daima Ülkücü Hareketin kararlılığını ve caydırıcı bağlılık yeminini bulur. Bir kemiğin ardından saatlerce yol giden bahtsız ve nasipsizler; davaya bağlılığı, sadakat ve ahde vefayı anlayamazlar. Küçük dünya menfaatlerine satın alınanlar, baştan çıkarıcı ve dayanılmaz nimetlerle kandırılarak el eşiğine bağlananlar, Ülkücü Hareketin kutsal bildiği değerlere asla erişemezler. Onlar idraklerini insiyaka, vakarlarını behimî arzulara, vicdanlarını ihtiraslarına terk etmiş zavallı ve süfli yaratıklardır. Vaktiyle Marksistler, merhum Alparslan Türkeş için CIA görevlisi, Ülkücü Hareket için de Gladio tetikçileri diyerek temelsiz iftira ve suçlamalarda bulunmuşlardır. Fakat hem Başbuğumuz hem de Ülkücü Hareket kamu vicdanında defalarca aklanmış, asıl iş birlikçi, tetikçi ve hainlerin; bu suçlamaları yönelten mahfiller olduğu anlaşılmıştır. Dün Alparslan Türkeş devlet aklını, cumhur vicdanını temsil ederken; bilge bir Türk büyüğü, millî çıkarlarımızı en yüksek vukuf ve celadetle savunan bir ak saçlı olarak nasıl vazife ifa etmişse, Sayın Devlet Bahçeli de bugün aynı seçkin fonksiyonu icra etmektedir. Devlet Bahçeli ve MHP, birlik ve bütünlük demektir. Devlet Bahçeli ve MHP, bin yıllık kardeşlik demektir. Devlet Bahçeli ve MHP, bin yıllık Bizans entrika ve hesaplarının bozulması demektir. Bunun içindir ki Sayın Devlet Bahçeli ve partimiz saldırıların odağındadır. Bu yüzdendir ki Sayın Devlet Bahçeli yıpratılmak gözden düşürülmek, MHP de siyaseten etkisizleştirilmek istenmektedir. Bu sebepledir ki MHP‘de liderlik makamı sıradanlaştırılarak Ülkücü Hareketin 1960 askeri darbesinden birkaç yıl sonra Türkiye’de üstlenmiş olduğu hayati işlev ve misyon baltalanmaya çalışılmaktadır. Bilinmelidir ki hiçbir beşeri güç MHP’nin ve onun liderinin ifa ettiği işlevin sürmesine engel olamayacaktır. MHP ve Ülkücü Hareketin takdir ve harekat mercii, maşeri vicdandır. MHP ve Ülkücü Hareketin sigortası, dayanağı ve kefili aziz milletimizin teveccühüdür. MHP, millet vicdanında edindiği mümtaz mevkii, binlerce şehit vererek, Türkiye’nin birlik ve bütünlüğü uğrunda göğsünü 51 yıldır siper ederek kazanmıştır. Hiçbir dünyevi kuvvet, MHP’yi milletimizin bekası yolunda üstlendiği bu hayati görevden alıkoyamayacaktır.”

(Cevdet Fırat Aydoğmuş/İHA)

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner62

banner61